BÖLGE ECZACI ODASI
YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞINA
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından, eczacıya eksik ödenen tutarın “şüpheli alacak” veya “değersiz alacak” olarak matrahdan düşülebileceği kabul edilmektedir. Konu hakkında Türk Eczacıları Birliği mali danışmanlarının görüşü, eksik ödenen tutarın “değersiz alacak” olarak işlem görmesinin daha doğru olacağı şeklindedir. Çünkü Vergi Usul Kanununun 323 üncü maddesinde bir alacağın şüpheli sayılması için “dava veya icra aşamasında bulunması” öngörülmüştür. Oysa aynı Kanunun 322 nci maddesinde “… kanaat verici bir belgeye göre tahsiline artık imkan kalmayan alacaklar” değersiz alacak olarak tanımlanmaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumu ve diğer kamu kurumlarının verdiği bilgisayar çıktılarının “kanaat verici bir belge” niteliğini taşıdığı açıktır. Bu doğrultuda KDV’ni de içerecek şekilde eksik ödenen tutar muhasebede alacaklar arasından çıkarılıp doğrudan zarara atılabilecektir. Vergi incelemesinin, verginin doğduğu takvim yılını izleyen 5 nci yılın sonuna kadar yapılabileceği, geri ödeme kurumlarının bu sürede kesinti tutarını gösteren bilgileri bilgisayar hafızasından silebileceği ve vergi inceleme elemanlarının böyle bir durumda “alacağın değersiz olarak değerlendirilmesini” kabul etmeyebileceği dikkate alınarak, eczanelerin geçici vergilendirme dönemleri itibariyle bilgisayar çıktıları veya benzer bilgileri ilgili kamu kurum ve kuruluşuna onaylatması ve bu belgeleri saklaması önerilmektedir. Öte yandan, eksik tahsil edilen tutarın doğrudan alacaklardan çıkarılıp zarara atılması nedeniyle KDV tutarının ödenecek KDV’nden düşülmesine imkan olmayacaktır. Diğer bir ifadeyle söz konusu KDV tutarı da zarar olarak dikkate alınacaktır. Vergi Usul Kanununun düzeltme hükümlerine dayanarak önceki yıllarda yapılan kesintiler için söz konusu onaylatılmış belgeler ve düzeltme beyannamesi ile ilgili vergi dairesine başvurma olanağı bulunmaktadır. Bilgilerinizi ve konunun üyelerinize duyurulmasını rica ederim. Saygılarımla, Ec
|